Uzun yıllar Belçika’da teknik direktörlük yapan Fuat Çapa, sezon başında ikinci kez Gençlerbirliği’nin başına geldi. Türkiye kariyerine 2007-08 sezonunda Gençlerbirliği’nde başlayan ama (bana göre) acele verilen bir kararla 5. hafta sonunda görevinden ayrılmak zorunda kalan Çapa, tekrar Belçika’ya dönmüştü. 2010-11 sezonunda Kasımpaşa’nın başına geçen Çapa, bu sezon tekrar Gençlerbirliği’nin başına geçti.
Uzun yıllar Avrupa’da çalışmış olan Çapa, Gençlerbirliği’nin başına gelir gelmez, bizlerin çok da alışık olmadığı projelere imza atmaya başladı. Bunlardan biri de teknik ekip-taraftar görüşme isteğiydi. Çapa, Avrupa’daki her kulüpte sürekli yapıldığını söylediği bu toplantılarda ki en büyük amacın, teknik direktörün taraftarın bakış açısından takımın nasıl göründüğünü gözlemlemek olduğunu söylemişti. Yıllardır tribünde olan Gençlerbirlikliler arasında bile büyük bir heyecan yaratan buluşma sezon başlamasına bir hafta kala yapılmıştı.
Yaklaşık 15 taraftarın katıldığı toplantıda, Gençlerbirliklilerin sorduğu tüm sorulara inanılmaz derecede samimi ve içten cevap veren Çapa’nın rahat ve esprili tavırları çok güzeldi. Çapa, takımın durumunu, sezon içindeki hedeflerini, sıkıntılarını, beklentilerini, alt yapıyı ve Gençlerbirliği’ndeki kısa, orta ve uzun vadeli planlarını anlatmıştı. O gün toplantıya katılan tüm taraftarlar çok büyük bir mutlulukla evlerine dönmüşlerdi. Çünkü belki de ilk kez görüşlerine önem verilmiş, sorularına içtenlikle cevap verilmişti.
Çapa’nın o gün, bu tarz projelerin yapılabileceği en uygun takımın, taraftar profilinden ötürü Gençlerbirliği olduğunu söylemesi de Gençlerbirlikliler için ayrı bir mutluluk kaynağı idi.
Bu projenin ikincisi dün (15 Kasım 2011) akşam yapıldı. Yaklaşık 25 kişilik bir taraftar grubu ve Fuat Çapa ile tüm teknik ekibin katıldığı toplantı yine çok güzel bir ortamda geçti. Çapa, arkada kalan 10 haftada taraftarların “neler gördüğünü” ve beklentilerini büyük bir ciddiyetle dinledi. Tüm sorularını yine çok büyük bir samimiyet ve içtenlikle yanıtladı.
Gençlerbirliği’nde uzun soluklu ve istikrarlı bir çalışma yapmak istediğini, alt yapıya önem verip oradan genç oyuncuları takıma kazandırmaya devam etmek istediğini, bu tarz çalışmaların alt yapıdaki diğer oyuncuları yüreklendireceğini, 4 genç futbolcuya daha as takımda görev vermeyi düşündüğünü, planlı bir çalışma ve büyüme ile çok büyük işler başarılabileceğine inandığını, sezonun ikinci yarısının çok daha çetin geçeceğini bu yüzden ilk yarıda daha çok puan toplamaları gerektiğini anlattı.
Çapa’nın Gençlerbirliği’nin lig tarihindeki en iyi geri dönüşüne imzasını attığı 4-2’lik Beşiktaş maçı ile ilgili yapılan övgü dolu sözlere “İşimizi yaptık. Büyütülecek bir şey yok” tadında cevaplar vermesi ise mütevazılığinin en büyük göstergesi idi.
Son olarak, bir sonraki toplantıya birkaç futbolcuyu da getirmek istediğini söyleyen Çapa, bu tarz toplantıların aralarındaki bağları sağlamlaştıracağına ve görüş alışverişlerinin iki taraf için de son derece yararlı olacağını ve şu ana kadar yapılanların çok yararlı olduğunu söyledi.
Hem bir kere daha görüşlerinin önemsendiğini görmekten, hem de Fuat Çapa’nın son derece samimi ve içten olmasından ötürü Gençlerbirlikli taraftarlar için son derece güzel bir toplantı oldu.
Not: Fotoğraf için sevgili Zeynep‘e teşekkürleri borç biliyorum…
Buluşmadan sonra birkaç kişiden toplantıda bulunan taraftarların üyesi olduğu gruplar ve katılım sayıları ile ilgili eleştiriler geldi.
Kendi açımdan şunu belirtmem gerekir ki; toplantıda taraftarların dahil oldukları gruplarla ilgili hiçbir şeyden bahsedilmedi. Zaten oraya katılan taraftarların tamamı sadece ve sadece “taraftar” kimliği ile oradaydılar.
Bildiğim kadarıyla gelen kişiler toplantıyı düzenleyenler tarafından isimleri bilindiği için tek tek davet edildiler.
Tekrar belirtiyorum ki, toplantıda bulunan herkes sadece taraftardı…