The Taking of Pelham One Two Three (Korkunç Soygun)

TÜR: Aksiyon, Suç, Gerilim. SÜRE: 104 Dk. ÜLKE: Amerika. YAPIM YILI: 1974. imdb: 7,6. Tomatometer: %98…

Bir soygun filminden beklenen her şeyi karşılayan ve giysiler, arabalar vesairesiyle 1974 yılı New York’una göz atmanızı sağlayan Korkunç Soygun oldukça başarılı ve gizemli bir aksiyon, suç, gerilim filmi.

Konu

New York City’de benzer kılıktaki, gizli silahlar taşıyan dört adam, farklı istasyonlardan Pelham 1-2-3 numaralı şehir merkezindeki aynı trene binerler. Bay Blue, Bay Green, Bay Gray ve Bay Brown kod adlarını kullanan adamlar kondüktör ve bir gizli polis memurunun da aralarında bulunduğu 18 kişiyi rehin alırlar.

Hakkında

Morton Freedgood’un John Godey adıyla 1973 yılında yayınladığı aynı adlı eserden Peter Stone’un uyarladığı Korkunç Soygun’un yönetmen koltuğunda Joseph Sargent oturuyor.

Yapım 1976 BAFTA’da En iyi Erkek Oyuncu (Martin Balsam) ve En iyi Film Müziği dallarında ödüle aday gösterildi.

Filmin 3,8 milyon dolar bütçesi vardı.

Ivır Zıvır

TVO’daki (Ontario, Kanada) bir röportajda filmin yapımcısı, Korkunç Soygun’un o dönem öenmli metro ağlarına sahip olan New York, Toronto, Londra ve Paris’te müthiş gişe hasılatı yaptığını, ancak dünyanın geri kalanında bir fiyasko olarak değerlendirildiğini söyledi.

Filmin yayınlanmasından bu yana, New York Şehri Ulaşım Otoritesi tarafından Pelham Bay Park İstasyonu’ndan saat 13:23 veya 01:23’te kalkacak herhangi bir #6 treni hiç planlanmamıştır. Bu, politika sona erdirilene kadar uzun yıllar boyunca uygulandı. Trenler hala Pelham Bay Park İstasyonu’ndan saat 01:23 veya 13:23’te kalkacak şekilde planlanmamaktadır.

Robert Shaw’un çekim aralarındaki en sevdiği uğraşlardan biri, istasyonun geniş alanına kurulan masalarda masa tenisi oynamaktı. Söylentilere göre, karşısına çıkan tüm rakipleri fena halde yenmiş.

Filmden 18 yıl sonra çekilen Tarantino’nun ünlü filmi Rezervuar Köpekleri’ndeki (Reservoir Dogs) soyguncularda isimlerini gizlemek için kod ad olarak renkleri kullanıyorlar.

Filmin müziklerini besteleyen David Shire’ın o dönemki eşi Talia Shire filmin bitiş tema müziği için ana müziğinde kullanılan sert seslerle tezat oluşturacak şekilde, New York şehrinin daha romantik bir görünümünü yansıtan bir tema bestelemesini istedi. Sanatçı da ona uygun olarak bir beste yaptı.

İki memurun fidye parasını teslim etmek için metro istasyonuna geldiği sahnede, caddenin karşısındaki Belmore Cafeteria’nın parlak neon tabelası görülebilir. Bu mekan, 1970’lerin başka bir klasik filmi olan Taksi Şoförü’nde (Taxi Driver) taksi şoförlerinin vardiya sırasında molalarını verdikleri yer olarak daha belirgin bir rol oynamıştır.

Filmde istenilen şekilde 1 milyon dolarlık fidyenin ağırlığı 15 kilo ağırlığındadır.

New York Transit Authority (TA) en başlarda bu tür bir suçun işlenmesi için fikir verebileceğinden korktukları için filmin gerçek New York metrosunda çekilmesine izin vermeyi reddetti. (Bu filmden sonra herhangi bir benzer suç işlenmese de 1995 yapımı Para Treni (Money Train) filmi bu endişelerinin haklı olduğunu gösterdi). Fakat yardımcı yapımcı Stephen F. Kesten, başka bir şehrin metrosunun inandırıcı bir şekilde kullanılamayacağı konusunda ısrarcıydı. Sonunda Belediye Başkanı John V. Lindsay’in müdahalesiyle TA iş birliği yaptı, ancak United Artists’in 75.000 dolarlık bir anti-kaçırma sigortası almasını ve metronun kullanımı için 275.000 dolar ödemesini istedi. Filmin kapanış jeneriğinde, New York Transit Authority’nin filmdeki herhangi bir kullanım için tavsiye veya bilgi vermediğini belirten bir feragatname bulunuyor. Şöyle yazıyor: “Bu filmin birçok sahnesi ulaşım mülkünde çekilmiş olmasına rağmen, New York Şehri Ulaşım Otoritesi, filmde tasvir edilen olay, hikaye ve karakterlerden sorumlu değildir. Otorite teknik tavsiye ve yardımda bulunmamıştır.”

Peter Stone, Bay Green’in sürekli hapşırması fikrini ortaya atan kişiydi.

Walter Matthau senaryonun kaba dilini beğenmediğini belirtti.

Romanda, Grier, Bronx’taki bir metro istasyonunda bir para gişesini soyan iki adam hakkında gazetede okuduktan sonra soygun fikrine ulaşıyor.

Yapım 2009 yılında aynı adla Denzel Washington ve John Travolta gibi ünlü oyuncularla yeniden çekildi fakat başarı elde edemedi.

***Filmle İlgili İçerik / Spoiler Uyarısı***

Soyguncular parayı aldıklarında, Martin Balsam’ın canlandırdığı karakter “Bugün öleceğim!” diyor. İronik olarak, film boyunca öldürülmeyen tek soyguncu o oluyor.

Romanda, makinist Denny Doyle rehine olarak tutulanlardan biridir ve soyguncular birini infaz etmeye karar verdiklerinde onu vururlar. Bu sırada kondüktör Bud Carmody başlangıçta 28. Sokak İstasyonu’ndaki diğer yolcuları yönlendirmek için serbest bırakılır. Film bunu tersine çeviriyor ve Doyle’un diğer yolcuları yönlendirmesi emredilirken Carmody rehin tutulur ve infaz edilen kişi oluyor. Bu, filmde, tren ileriye gitmeden önce makinistin başlangıçta serbest bırakılmasıyla, Teğmen Garber’ın bir kaçıranın daha önce makinist olduğunu doğru bir şekilde çıkarabileceği şekilde yapılmıştır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.