The Revenant (Diriliş)

Revenant aka Dirilis

TÜR: Macera,  Dram, Gerilim. SÜRE: 156 Dk. ÜLKE: Amerika.  YAPIM YILI: 2015. imdb: 8,2 rottentomatoes: %82.

Konusu, anlatımı, oyunlukları, ince detayları ve çekim tekniğiyle Diriliş, her anıyla izleyiciyi içine alan oldukça başarılı bir macera gerilim dram filmi.

Konu

1823 yılında yarı Kızılderili oğlu Hawk’la (Forrest Goodluck) birlikte kürk avcılarına rehberlik yapan Hugh Glass (Leonardo DiCaprio), bir ayının saldırısına uğrar ve ağır bir şekilde yaralanır. Avcılar, onsuz yola devam edemeyecekleri için bir süre onu yanlarında taşısalar da, sarp kayalar ve sert iklim koşulları nedeniyle bir karar vermek zorunda kalırlar.

Hakkında

Michael Punke’in aynı adlı romanından Mark L. Smith ve Alejandro González Iñárritu’un senaryosunu yazdığı Diriliş’in yönetmen koltuğunda Alejandro González Iñárritu oturuyor.

12 dalda Oscar, 7 dalda BAFTA ve 4 dalda Altın Küre’ye aday gösterilen yapım, En iyi Yönetmen, En iyi Erkek Oyuncu (Leonardo DiCaprio) ve En İyi Sinematografi, Altın Küre’de En İyi Film (Drama), En iyi Erkek Oyuncu (Leonardo DiCaprio) ve En iyi Yönetmen ve BAFTA’da En İyi Film, En iyi Erkek Oyuncu (Leonardo DiCaprio), En İyi Ses ve En İyi Sinematografi ödüllerinin sahibi oldu.

135 milyon dolar bütçesi olan film 404 milyon dolar gişe hasılatı elde etti.

Ivır Zıvır

Filmin prodüksiyon aşaması takvimin gerisinde kaldığı için Kanada’daki çekimler devam ederken karlar erimeye başladı. Bunun üzerine tüm prodüksiyon benzer hava koşullarına sahip olan güney Arjantin’e taşındı.

Oyunculuk kariyerinin en zorlu performansını sergilediğini söyleyen Leonardo DiCaprio, vejetaryen olmasına rağmen çiğ bizon karaciğeri yedi. Eski tip tüfek kullanmayı, ateş yakmayı, Pawnee ve Arikara dillerini konuşmayı öğrendi. Bir uzmanla eski tedavi yönetmeleri üzerinde çalıştı.

Leonardo DiCaprio, her gün sette Arthur RedCloud’un (Hikuc) bizon eti yemesine şahitlik ettiğini, bu yüzden de, bizon ciğeri yeme sahnesinin çekileceği gün kendisine uzatılan kırmızı jelatin kekin çok gerçek dışı duracağını düşünerek, gerçek ciğer yemeye karar verdiğini ama bir daha asla ama asla bunu tekrarlamayacağını ifade etti.

Filmin orijinal adı olan Revenant, Fransızca’da “geri dönmek”  anlamındaki “revenir” kelimesinden türetildi. Fransızca’da revenant kelimesi aynı zamanda, “hortlak”, ”hayalet” anlamına geliyor.

Sinematograf Emmanuel Lubezki, kamp ateşi sahnesi dışında tüm çekimlerin doğal ışık altında yapıldığını söyledi. Kamp ateşi sahnesinde rüzgâr, ateşi titreştirdiği için net bir çekim yapılamadığı için doğal ışık kullanılmaktan vazgeçildi.

Diriliş’in kronolojik sıraya göre 80 günde çekilmesi planlansa da, soğuk hava koşulları, çekim alanlarının uzaklığı ve yönetmen Alejandro González Iñárritu ve sinematograf Emmanuel Lubezki ‘nin maksimum gerçekçiliği sağlamak adına doğal ışık kullanma istekleri nedeniyle günde sadece birkaç saat çekim yapılabildi ve toplamda 9 ay sürdü.

Splinter Cell filminde başrol oynayacağı için senaryoyu okumadığını söyleyen Tom Hardy, Leonardo DiCaprio’nun ısrarlı tavsiyesi üzerine senaryoyu yarısına kadar okuduğunu ve rolü hemen kabul ettiğini ifade etti.

Alejandro González Iñárritu, filmi güzelleştirmek için bilgisayar efekti kullanma fikrine ısrarla karşı çıktı ve bu konuda, “eğer filmi elimizdeki kahvelerle yeşil perdede bitirseydik herkes çok mutlu olurdu ama film de büyük ihtimalle saçmalık olurdu” dedi.

Gerçek Hugh Glass’ın oğlu yoktu ve ayrıca evli olduğuna dair de hiçbir bilgi bulunmuyordu.

Leonardo DiCaprio’nun Steve Jobs’u oynaması teklif edilse de oyuncu Diriliş’i tercih etti.

Ayrıntılar konusunda çok dikkatli olan yönetmen Alejandro González Iñárritu, çekim ekibini oldukça zorluyordu. Bu yüzden ekipteki birçok kişi ya projeyi bıraktı ya da kovuldu. Prodüksiyon boyunca yönetmen ile çekim ekibi arasındaki gerilimi gözlemleyen Tom Hardy, yönetmenin karşısına çıktı ve koluyla onun boğazını sıkarken bir fotoğraf çektirdi. Sonraları bu fotoğrafı tişörte bastırdı ve tüm çekim ekibine dağıttı.

Leonardo DiCaprio’nun vücudundaki yara izlerinin oluşturulması yaklaşık 5 saat sürdü.

Alejandro González Iñárritu filmi daha önce çekmek istiyordu fakat DiCaprio’nun Para Avcısı’ndaki (The Wolf of Wall Street) çekimlerinin yoğunluğu nedeniyle Birdman veya Cahilliğin Umulmayan Erdemi’ni (Birdman or (The Unexpected Virtue of Ignorance)) çekti.

John Fitzgerald rolünü en başta Sean Penn oynayacaktı fakat takvim sıkışıklığı nedeniyle yerini Tom Hardy’e bıraktı.

Tom Hardy esinlenmek için, Müfreze’deki (Platoon) Tom Berenger’i izledi.

Pawnee adamın boynuna asılan ve üzerinde “Hepimiz vahşiyiz” yazısı, Stephen Brumwell’in White Devil: A True Story of War, Savagery And Vengeance in Colonial America kitabında, 1860’da Illinois sınırında Kanadalı bir kürk tüccarı tarafından ağaca kazındığı belirtiliyor.

İlk kez bir filmde rol alan Arthur Redcloud (Hikuc) gerçekte Texas’da benzin taşımacılığı yapan bir kamyon şoförü.

***Filmle İlgili İçerik / Spoiler Uyarısı***

Glass’ın sonu filmde muğlak olarak bırakılmış olsa da gerçekte Glass, 10 yıl daha yaşadı ve Yellowstone nehri kıyısında Arikara’ların saldırısı sonucu öldürüldü.

Ayı tarafından saldırıya uğrayan gerçek Hugh Glass iki arkadaşı tarafından yazın ortasında ölüme terk edildi. Oğlu öldürülmedi ve onu ölüme terk eden iki arkadaşından intikam almak yerine onları affetti.

Filmde ayı saldırısından sonra Glass’ın ayağı yerine oturtulsa da gerçekte ayı Glass’ın sağ kalça kemiği eklemini kırdı. Glass, Fitzgerald ve Bridger tarafından ölüme terk edildikten sonra kendi ayağını kendisi yerine oturttu. Yazın, 6 hafta boyunca sürünerek Güney Dakota’da yaklaşık 200 mil yol aldı. Yolculuğunun sonuna kadar hiç ayağı üstünde duramadı bu yüzden Fort Kiowa’ya kadar sürünerek ya da yüzerek ilerledi. Bridger ve Fitzgerald’ı aramaya çıkmadan önce birkaç ay orada dinlendi ve tedavi gördü. Yolculuğu sırasında sadece bir tane Kiowa Kızılderili’si ona yardım etti ve giymesi için ayı kürkü dikti.  Glass, kendisine saldırmalarından korktuğu için bizonu avlamış olan kurtlara taş atarak onları kendisinden uzakta tutmaya çalıştı. Sonrasında bizondan geriye kalan ilik dâhil yiyebileceği her şeyi yedi. Bridger ve Fitzgerald onu ölüme terk ederken her şeyi yanlarına aldıkları için boğazını barutla dağladığı sahne gerçekte yaşanmadı. Yolculuğu sırasında çalılık meyveleri ve kolayca yutabilmek için nehir kenarında ıslatıp ezdiği bitki köklerini yedi. En büyük şansı Lakota Sioux’larıyla çok fazla zaman geçirdiği için hangi meyve ve kökleri yiyebileceğini bilmesiydi.

Glass kasabaya geri döndükten sonra, kendisini ölüme terk eden Bridger ve Fitzgerald’ı affetmesinin birçok nedeni var. Glass, sonraları çok meşhur bir avcı olan Bridger’ı genç olduğu ve Fitzgerald tarafından kandırıldığı için bizzat affetti. Fitzgerald’ı affetmesi için ise iki tane sebep vardı. Birincisi; Fitzgerald aktif bir Kuzeyli Birlik askeriydi ve ancak asılarak ölümle cezalandırılabilirdi. İkincisi; Fitzgerald’ın kendisinden aldığı silahı talep etti ve geri aldı. O an, Fitzgerald’la konuşmayı reddetti ve silahı aldıktan sonra uzaklaştı.

Ayı ile dövüştüğü sahnede Glass, ayıyı sol tarafından vuruyor fakat sonrasında defalarca bıçaklayarak öldürebiliyor. Filmin finalinde Glass ile Fitzgerald’ın kapıştıkları sahneden de bu olayın bir benzeri yaşanıyor. Glass önce Fitzgerald’ı sol omuzundan vuruyor fakat sonra bıçaklayarak öldürüyor.

Glass’ın ayı tarafından hırpalandığı sahnenin çekimlerinde DiCaprio’ya bağlanan kablolar çekilerek oyuncuya hareket verildi.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.