Özlem’in İngiltere’den getirdiği ganimetlerden biri de peynirlerdi. Orada yaşadığı süre boyunca bol bol tükettiği peynirlerden getirmişti ve bize de kahvaltıda denemek düştü.

Deneme süreci boyunca, peynirlerin tıpkı çikolatalar gibi, farklı içerik ve farklı yapım şekliyle çok fazla çeşidinin olduğunu ve daha önce yediğimiz peynirler hakkında konuştuk.

O günden sonra bloga yazacak yeni bir kategori bulmuş oldum. İlk hamlede aklıma gelen sevdiğim peynirleri yazayım istedim.

İlk kez içinde meyve bulunan bir peynir denedim. Cranberyli Wensleydale, hem peynir kıvamında hem de tatlımsı olması nedeniyle oldukça enteresan ve güzel bir peynirdi. Tatlı niyetine çatal çatal ve yavaş yavaş tüketmek oldukça eğlenceliydi.

Hakkında: İlk defa Roquefort’daki Fransız Sistersiyenler keşişleri tarafından yapılan Wensleydale peyniri, keşişlerin Fransa’daki Fors’ta bir manastır inşa ettikten sonra İngiltere’deki Wensleydale’deki Jervaulx’a taşınıp koyun sütünden peynir imal etmeye başlamalarıyla ortaya çıkmış. 14. yy’da koyun sütü yerine inek sütü kullanılmaya başlayınca peynirin de karakteri değişmeye başlamış. Koyun sütü ile mavimsi bir küf bırakan peynir, inek sütü kullanılmasıyla beraber beyaz bir renk almış. 1540’da keşişlerin dağılmasından sonra bölgedeki çiftçiler tarafından üretilen peynir, 2. Dünya Savaşı sırasında tüm sütlerin devlet tarafından el koyulup sadece, “Hükümet Çedarı” üretildiği için Wensleydale peyniri de üretimi durmuş. Günümüzde peynirin birçok farklı şekli üretilmekteymiş.