Ortaokul 1. sınıfta okuduğum günlerden birinde İngilizce dersindeydik. Öğretmen ismimizin yazılı olduğu bir kâğıdı üçgen hale getirip kartvizit gibi sıramızın üstüne koymamızı istedi. Ben de Mehmet Ali diye uzun uzun yazmamak için “M Ali” yazdım ve kağıdı sıraya koydum. Herkes işlemi tamamladıktan sonra öğretmen ayağa kalktı ve sırayla öğrencilerin önlerindeki isimleri okuyarak “he is / she is” gibi cümleler kurmaya başladı. Benim önüme geldiğinde ise duraksadı. Neden duraksadığını anlamadığım için heyecanlanmıştım. Gözlerinin içine bakıyordum. Sonra kafasını kaldırıp bana baktı ve “senin adın mali mi?” diye sordu. “Hayır, öğretmenin Mehmet Ali” dedim. “Ama M’den sonra nokta yok!” dedi ve “He is Mali” diye cümle kurdu. O günden sonra Mali adı üzerime yapıştı. Ama bundan son derece mutluydum çünkü ilginçti!
Ortaokul 2. sınıftayken Afrika’nın doğusunda yer alan Somali’nin gündemden düşmeyen çatışma haberleri nedeniyle okulda ismim kısa bir süre “Somali” ya da İngilizce derslerinde “so, mali” olsa da sonraları Somali’nin yavaş yavaş haberlerden silinmesiyle birlikte tekrardan mali’ye dönüştü.
Mali ismine iyice aşina olduğum yıllardan birinde atlası incelerken Afrika’nın batısında Mali adında bir ülke olduğunu öğrendim ve oldukça şaşırdım. Bir yandan herkese “Mali diye bir ülke varmış ya!” diye şaşkınlıkla anlatırken, bir yandan da bulduğum sınırlı sayıda kaynaktan Mali hakkında bilgiler öğreniyordum.
Bu olayların üzerinden yıllar yıllar geçti ve bir gün Erdem bana “olm şu formayı biliyor musun?” diye bir eposta attı. Postayı açtığımda karşıma sarı zemin üzerine yanlamasına birer tane ince yeşil ve kırmızı şerit olan, arması yerinde ise MALI yazan bir forma çıktı. Kısa bir araştırmadan sonra fotoğrafın Mali Cumhuriyeti milli takımının 1980’lerde giydiği forma olduğunu ve muhtemelen o yıllarda ülkenin armasını işleyemedikleri için “MALI” yazdıklarını öğrendim. Hemen “aradığım formalar” listesine ekledim.
Bu olaydan yaklaşık 5 yıl sonra Almanya’da yaşayan Gençlerbirlikli forma koleksiyoneri Ali Er’in büyük katkısı ile formayı edindim. Çok sevdim!
Kısa kollu olduğu için baharda bir Gençlerbirliği maçına giderken üzerime giymek için sabırsızlanmaya başladım bile…