aklından defalarca gelip geçmiş bir soruyu hatırladığın an… duraksama… anlamsız bir tebessüm… bulunduğun yerden bakınca ne kadar da uzakta kaldığına şaşırdığın… o soru… artık sadece “o zamanlar”lı cümlelerle tanımlayabildiğin hayatının eski bir dilimine ait olan… sorudaki hiçbir şeyin artık olmadığı… olmayacağı… anın geçiciliği… ama sadece o zamanlar verdiğin cevapların kararlılığını bir kere daha bulamayacak olmanın garip acımsılığı…
21:03-21:36