günahını kabullendiğin an… o an gözüne büyük görünen… ama şu an kocaman bir umut parçasından yere düşen ve nereye gittiği bile belli olmayan ufacık bir mutluluk için işlediğin… kaybettiklerinin -şu an- nedensizliği… her iki kefesi de boşalmış tartının dengeyi bulması… sıfırdan var etme zamanı… taa ki bir sonraki günaha kadar…
10:38-11:07