Perşembeden itibaren Ankara’da sıcaklıklar (gündüz) 10-15’lere indi. Bu düşüş beraberinde siyah bulutlar, yağmur ve netlikten uzaklaştıran loş/flu bir bakış açısı getirdi. Bu havalarda (her çalışan gibi, mecburiyetten çıkıyor olsak da) insanın pek evden çıkası gelmiyor. Çoğu insan gibi ben de kitap-kahve-müzik üçlemesi yapmak istiyorum.

Bu üçlemenin “ses” bölümü için genelde yavaş şeyler tercih edilir. Dün Jehan Barbur’un yeni albümü Sarı’yı dinledim. Jehan’ı sadece 2009’da çıkarttığı Uyan albümünden tanıyorum. Usul usul, sakin ve farklı soundu hoşuma gitmişti. Sarı’da da aynısını buldum. Çok hoşuma gitti ve bu satırları yazmaya başladım. Çünkü iş yerinde albümü dinledikçe üçleme arzum zirve yaptı. Neyse Allah’tan bugün cuma…

Albümde favorilerim Her Şey Bu Evde, Eskiden, Eskiden (Bonus Track), Körebe ve Dalyan Daltası.

Her Şey Bu Evde

Eskiden (Bonus Track) – Jehan Barbur düet Göktay Göksu

Dalyan Deltası