Takım isimleri özeldir. Tıpkı renkleri, amblemleri ve kuruldukları şehirler gibi. Çünkü bu özellikler onu diğerlerinden farklı kılar. Taraftarları gözünde bayraklaşmasını sağlar.
Ama bu temel değerler bile, (ısrarla ve ısrarla!) “sadece bir oyun olduğuna” inandığımız futbolu her geçen gün biraz daha ele geçiren endüstriyel futbolun çarkları arasında çiğnenmekten kurtulamıyor. İşin en acı tarafı da bu tarz “ele geçirilişlerin” bir süre sonra olağanlaştırılması oluyor. Böylece endüstriyel futbol bir adım daha ilerliyor.
90 yaşına basmasına aylar kalan Gençlerbirliği’nin adına bir “ticarethane” isminin eklenmesi mevzu geçen yıl gündeme gelse de taraftarın tepkisi ile rafa kaldırılmıştı. Ama bu yıl daha güçlü bir şekilde yeniden gündeme getiriliyor. 16 Temmuz’da düzenlenecek olan Olağanüstü Genel Kurul’da isim değişikliği görüşülecek.
Bu değişiklik kabul edilirse, 1923’den bugüne kadar uğrunda ter dökenlerin, kulüp tarihinin en kötü dönemi olan “70-82”de deplasmana gidecek para bile bulamazken ismini yaşatmak için savaşanların emekleri hiçe sayılmış olacak. Hem de “kasamızda şu kadar para var” diye övünenlerin oylarıyla ve daha önemlisi bir futbolcunun satışından elde edilebilecek kadar meblağ için…
Bu değişiklik kabul edilirse, endüstriyel futbol önemli bir zafer daha kazanmış olacak.
Bir adım geriden büyük resme biraz daha dikkatli bakarsanız para için ismini, renklerini, amblemini ve hatta şehrini değiştiren takımları görebilirsiniz.
Bugün tepkimizi ortaya koymazsak, bir sonraki basamakta diğer temel değerlerimize de para teklif edildiğinde ne diyebiliriz ki?
Destek olmak için;
İmza kampanyası: http://imza.la/sadece-genclerbirligi-bize-yeter
Twitter: #SadeceGenclerbirligiBizeYeter
“Endüstriyel Futbola Hayır Demek İçin: Sadece Gençlerbirliği Bize Yeter” üzerine 2 yorum