Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti, Samsun, Hattuşaş Antik Kenti, Yazılıkaya Açık Hava Tapınağı Gezi Günlüğü

Esma ve Melih’in Sinop Gerze’deki düğünü için Cansın’la Ankara’dan düştük yollar.

Akşamüstü Gerze’deydik. Güllü Ablanın nefis yemekleri ile mideleri şenlendirip, Mahmut abi ve Melih’in anne babasıyla güzel muhabbetlerin ardından güne son noktayı koyup yorgunluk atıyorduk.

4 Eylül 2022, Pazar

Sabah güzel bir kahvaltının ardından, güne davullu zurnalı başladık.

Sonrasında kuaför-hazırlık telaşı başladı. Ve günün finalinde güzel bir düğünle Esma ve Melih’i evlendirdik. 🙂

Gecenin ilerleyen saatlerinde de daha ufak bir ekiple afterını yaparak bol bol muhabbetin ardından günü tamamlıyorduk.

5 Eylül 2022, Pazartesi

Sabah Gerze’den yola koyulup Esra’nın önerisiyle kahvaltı için Bafra’daki Büyük Ev’deydik.

Güzel bir kahvaltının ardından saat 11’de ikinci durağımız olan Kızılırmak Deltası Kuş Cenneti’ndeydik.

Kızılırmak Deltasına 4. Kez (1, 2, 3) geliyordum.

Delta sürekli buraya gelen Esra’dan aldığım bilgilere göre en güzel kuş göç dönemleri olan ilkbahar ve sonbaharda güzeldi. Şansımız da sonbaharda buradaydık.

Bulutlu hava, sarı ve turuncu renkli doğası ve yükselen sulak alanlarıyla delta çok güzeldi.

Bol bol dolaştıktan sonra Abreg’e uğradık ve eve geçtik.

Aslı ve Abregle yaptığımız güzel bir akşam yemeği ve bol bol muhabbetin ardından bir günü daha tamamlıyorduk.

6 Eylül 2022, Salı

Sabah kahvaltının ardından ilk durağımız Amisos Tepesiydi.

Buraya daha önce 2012’de Ural, Zeynep, Erdem ve Abreg’le Orduya deplase olurken gelmiştim.

Bir süre dolaştıktan, etrafa göz attıktan ve çay-tatlı-dinlenme üçlemesinin ardından yönümüzü Atakum’a döndürdük.

Buraya da neredeyse Samsun’dan geçtiğimiz tüm deplasmanlarda ya da gezilerde gelmiştim. Aklımda gelenler Rize deplasmanı, Trabzon yeni stadyum deplasmanı ya da Abreg’le yaptığımız, Batum kapılarına kadar dayandığımız ama ne yazık ki geri püskürtüldüğümüz, büyük Doğu Kardeniz gezisi… 🙂

Batum ve Gürcistan için biraz daha beklemem gerekiyordu ama 2023 Eylülünde muradımıza erdik şükür.

Sahilde biraz dolaştıktan sonra markete uğradık ve bu aralar çok yapıp tükettiğimiz acı badem kurabiyesi için malzeme alıp evin yolunu tuttuk.

Akşam güzel bir yemeğin ardından, havasından mı suyundan mı bilinmez ama tam da istediğim gibi olmayan ama yine de lezzetli olduğunu düşündüğüm acı badem kurabiyelerini atıştırırken borsa oynuyorduk.

Bu oyun sayesinde Abreg, Aslı, Cansın ve benim gerçek “yatırımcı ve finansçı” kimliğimiz de ortaya çıkıyordu. 🙂

Bol bol kahkaha ile bu günü de tamamladık.

7 Eylül 2022, Çarşamba

Sabah kalkıp ufak bir kahvaltının ardından Abreg ve Aslı’ya teşekkürlerimizi iletip veda ettikten sonra gezimizin son durağı olan Hattuşaş Antik Kenti’ne doğru yol almaya başladık.

Ama ilk durağımız menemen yemek için Çakallı’ydı.

Buraya da 2018’deki Amasya gezisinden sonra 2. Kez geliyordum.

Hititler’in Geç Tunç Çağı dönemindeki başkenti olan Hattuşa ya da Hattuşaş, Çorum il merkezinin 82 km güneybatısındaki Boğazkale ilçesinde bulunuyor.

Kent, tarih sahnesinde, Hitit İmparatorluğu’nun MÖ 17. ile 13. yüzyıllar arasında başkenti olarak yer almış.

Hattuşaş, 1986 yılında UNESCO Dünya Mirasları listesine dâhil edilmiş.

Yeşilliği ile göz alan dilek taşı,

Kentin muhasarası esnasında halkın gizlice şehir dışıyla temasını sağlayan, oldukça ilgi çekici taş bir geçit olan Yerkapı,

Aslanlı kapı,

Sfenksli Kapı ve Kral Kapısını gezdikten sonra son durağımız olan Yazılıkaya Açık Hava Tapınağına geçtik.

Çorum ilinde, Hitit başkenti Hattuşaş (Boğazköy) antik yerleşkesinin 2 km kuzeydoğusunda yer alan, doğal kayalar arasına yapılmış Hitit açık hava tapınağı olan Yazılıkaya’ya ilk kez geliyordum.

Kayalar arasındaki iki açıklık (A ve B odaları) Hitit tanrılarını resmeden rölyeflerle işlenmiş. Yazılıkaya Hitit döneminden kalan en önemli anıtsal eserlerden biri konumunda.

Oldukça etkileyici olan kabartmalardan 36-37 No’lu Figürler: Ninatta ile Kulitta kadın figürleri,

Tanrı Şarrumma ve Kral IV. Tuthaliya Kabartması,

Kral IV. Tuthaliya Kabartması (Oda A)

ve elbette buranın muhtemelen en ünlü objesi olan Oniki Yeraltı Tanrısı (Oda B) kabartmaları ilk ilgimizi çeken figürlerdi.

Oldukça hayran kalmış şekilde dönüş yoluna geçmeden önce üzerinde 4 tane Hitit figürünün kazındığı, yeşil, parlak ve kaygan bir hediyelik taş alıp eve ulaştık.

Bakalım bir sonraki gezi istikametimiz neresi olacak?

Anı Videosu

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.