William Shakespeare tarafından 1599-1601 yılları arasında yazılan, aşk, akrabalık ve iktidar ile intikam arzusunu konu edinen Hamlet, okuduğum ilk Shakespeare eseri oldu. Kitap olarak olmasa da tiyatro, sinema vs. gibi birçok alanda Shakespeare eserlerine aşina olsam da ünlü yazarın bir eserini okumak oldukça keyifliydi.
Hamlet’te yazarın akraba ilişkilerini, soyluları, taht kavgasını, dalkavukluğu üzerine taşlamalarını ve insanın ölümlü olmasına yaptığı göndermeler oldukça etkileyici.
Hamlet’in Horatio’yla mezar başında dünya tarihinin önemli isimlerinden Sezar ya da İskender’in günlerinde bir fıçı tıkacına dönüşmüş olmasına yapılan gönderme çok başarılı.
Ivır Zıvır
Edebi anlamda dedektifvari birçok araştırmaya rağmen oyunun hangi yılda yazıldığı hâlâ tartışma konusudur. Günümüze oyunun ilk yazıldığı dönemlerden üç farklı versiyonu kalmıştır: First Quarto – Q1 (ilk orta boy baskı), Second Quarto – Q2 (ikinci orta boy baskı) ve First Folio – F1 (birinci büyük boy baskı). Her birinde diğerlerinde olmayan konuşmalar ve hatta sahneler bulunur.
Shakespeare büyük bir olasılıkla Hamlet oyununu, 13. yüzyıl vakanüvisi Saxo Grammaticus tarafından Gesta Danorum adlı eserinde korunan ve 16. yüzyıl bilgini François de Belleforest tarafından tekrar anlatılan Amleth efsanesi ile kaybolduğu varsayılan ve günümüzde Ur-Hamlet adıyla bilinen I. Elizabeth dönemine ait bir oyundan esinlenerek yazmıştır.
Hamletvari efsanelere çeşitli kültürlerde rastlanır (örneğin İtalya, İspanya, İskandinavya, Bizans ve Arabistan’da) ve “soytarı kahramanlar” ana teması büyük bir olasılıkla Hint Avrupa kaynaklıdır.
***Kitapla İlgili İçerik / Spoiler Uyarısı***
Oyunun dramatik yapısı ve karakterlerinin derinliği Hamlet’in birçok açıdan tahlil edilmesine, yorumlanmasına ve üzerinde tartışılmasına neden olmuştur. Örneğin, yorumcular Hamlet’in amcasını öldürme konusundaki kararsızlığı karşısında yüzyıllarca şaşkın kalmışlardır. Bazıları bunu yalnızca olay dizisini sürdürebilmek için olduğunu düşünürken, diğerleri bunun soğukkanlılıkla işlenecek cinayetin, intikam hesaplarının ve set çekilen arzunun getirdiği karmaşık felsefi ve etik sorunların yarattığı baskı nedeniyle olduğunu söylemektedir. Yakın zamanlarda psikanalitik eleştirmenler Hamlet’in bilinçaltı arzularını tahlil ettiler ve feminist eleştirmenler sıklıkla kötü niyetli olarak değerlendirilen Ophelia ve Gertrude karakterlerini tekrar değerlendirmiş ve itibarlarını iade etmiştir.
Hamlet Shakespeare’in en uzun oyunudur ve İngiliz Edebiyatının en güçlü ve etkileyici trajedilerinden biridir. “Hemen hemen sonsuz bir yeniden anlatma ve başkaları tarafından uyarlama” yapılabilecek bir olay örgüsü sağlar. Shakespeare’in yaşadığı dönemde en popüler oyunlarından birisi olmuş, ve hâlâ en çok oynanan oyunlar arasında en üst sıralardadır, örneğin Birleşik Krallık’ta Royal Shakespeare Company ‘nin (Kraliyet Shakespeare Topluluğu) listesinde 1879’dan beri yer almaktadır. Goethe’den Dickens’a, Joyce’tan Murdoch’a birçok yazara esin kaynağı olmuş ve “Külkedisi’nden sonra en çok filme çekilen öykü” olarak tanımlanmıştır. Başrol şüphesiz, Shakespeare’in zamanında önde gelen trajedi oyuncusu Richard Burbage için yaratılmıştır; o zamandan beri geçen dört yüzyıl içinde, kendi dönemlerindeki büyük oyuncular ve hatta kadın oyuncular ile beraber ayrım yapılmadan canlandırılmıştır.