Lig Tv’de yayınlanan Aşk 6 Harf programının Gençlerbirliği taraftarlarını konu alan “C Blok” bölümü için Ekimin 3. haftasında Ankara ve İstanbul’da çeşitli çekimler yapıldı. İstanbul ayağındaki çekimlerin birinde Alkalar’ın İstanbul tayfası vardı. Onlardan biri de Gençlerbirliği’nde futbol oynayan “Serçe” Münir Özkural’ın oğlu Akşit Özkural idi. Diğer çekimin konuğu ise Tanıl Bora’ydı.
Ankara’da ise 3 farklı çekim yapıldı. Bunlardan biri Alkaralar’dan Chris, oğlu, Ural, Serkan gibi taraftarlarla yapıldı. Bir diğeri ise Gençlerbirliği Eski Futbolcular Derneği’nde yapıldı. Çekime 70’lerdeki kaptanlarımızdan ve aynı zamanda en uzun süre Gençlerbirliği forması giyen futbolcularımızdan “Kartal” Cemalettin Sakallıoğlu, Nevzat Şuvak, “Zapo” Asım Gündüz ve Turgay Keskin gibi isimler vardı. Son çekim ise 19 Ekim Cuma gecesi Ankara’da Galatasaray’a karşı oynadığımız ve 3-3 sonuçlanan Süper Lig maçındaydı.
Program 13 Kasım akşamı Lig Tv’de yayınlandı. Yaklaşık yarım saatlik programı dün gece Pınar‘ın facebook’da paylaştığı adresten (Aşk 6 Harf: C Blok) izleme şansım oldu. Genelde taraftar ve taraftarlığın konu edildiği C Blok, oldukça samimi ve sıcak bir program olmuş. Ekrana gelen (neredeyse) herkesi tanıyor olmak da kendi adıma oldukça enteresan ve güzel bir duyguydu. Bölümün futbolcu ayağında ise Hurşut Meriç vardı. Taraftarların onun hakkında görüşleri ve onun da “eğlenceli” cevapları ekrana geldi.
Tanıl Bora’nın Gençlerbirlikli olmanın cazibesini ve “azlığımızı” anlattığı “Neden Gençlerbirliği?” kısmı ise bana göre (gerçek bilgi anlamında) en doyurucu bölümdü. O bölümde Tanıl abinin anlattıkları şöyle;
Tanıl Bora: “Bence Gençlerbirliği’ndeki cazibe. Yani insanları Gençlerbirliği’ne çeken şey başarıdan çok tribündeki rahatlık, sıcaklık, muhabbet. Hakikaten, insanların kendilerini rahat hissettikleri bir ortam olması. Sonuçta yine bu bir sevgi, bir tercih ve akılla açıklanamayacak, duyguyla açıklanabilecek bir yanı var. Ama galiba bu tribünde işin içinde biraz daha akıl var. Çünkü bakarak, kıyas ederek seçmiş olamanın getirdiği, daha akıllı bir duygu var. Akılla duygunun daha fazla beraber olduğu bir ortam var.
Gençlerbirliği kulüp tarihini yazmak için çalışırken ve 30’lu, 40’lı, 50’li yıllarını yaşamış eski futbolcularla, yöneticilerle konuşurken, herkes bunu anlatıyordu. Tamam, göreceli olarak daha kalabalık zamanları olmuş ama Gençlerbirliği tribünü her zaman “biraz tenha” olmuş. Ve hep “seyircisi az” olarak bilinmiş. Hakikaten bir bakıma mayasında var diyebiliriz. Çünkü tahsilliler kulübü olarak biliniyor. Bir okuldan, liseden çıkarak kurulmuş. Kurucuları öğrenci ve öğretmenler. Destekçileri, hatta futbolcu devşirdikleri alan çoğu zaman liseler ve okullar olmuş. Memur takımı.”
İlgili Maç:
2012-2013 Sezonu Spor Toto Süper Lig 8. Hafta Maçı Gençlerbirliği 3-3 Galatasaray
Devrim Hacısalihoğlu liked this on Facebook.
RT @malicetinkaya: Yeni Post: Aşk 6 Harf: C Blok, Gençlerbirliği’nin Cazibesi… http://t.co/NTlfUzB2